Fotoğraf Makinesi ve Kamera
Nedir Bu Drone İşi?
“Drone” yada türkçe “dron” aslında otonom kullanımlı araç demektir. Ancak günümüz türkçesinde dron dediğimizde 4 pervanesi ve üzerinde kamerası olan, uzaktan kumandalı hava oyuncağıdır.
Dronlar esas olarak hobi-oyuncak kategorisinde olmakla beraber, teknoloji ve çinliler sağolsun bu cihazları oldukça “akıllı” hale getirdiler.
Uzaktan kumandalı helikopter zaten vardı bu dronlar nereden çıktı?
Geleneksel anlamda RC (Remote Control: uzaktan kumandalı) helikopterler üstünde bir veya iki büyük, kuyruk tarafında bir küçük pervanesi olan minyatür hava araçlarıdır. Elektrikli ve benzinli motorları olan, son derece akrobatik olabilen ama uçurması da bir o kadar da zor olan araçlardır. Ben kırdım ordan biliyorum…
Dronlar ise hekzakopter yani dört kenarında pervanesi olan hava araçlarıdır. Bu sayede çok daha stabil uçabilmekle beraber görüntü olarak helikopterden ziyade bir UFOya (!) benzemekteler. Dronlar tasarımları gereği akrobatik olmayan ama uçurması oldukça kolay araçlardır. Bu nedenledir ki üzerlerindeki kameralar ile çok daha iyi görüntüler elde edilebilir. Taşıdığı kamerasının ağırlığına bağlı olarak 6-8 motorlu modelleri bile mevcuttur.
Dronları bu kadar popüler yapan nedir?
Uzaktan kumandalı helikopterler uzunca bir süredir varken dronlar son 6-7 yıldır hayatımızdalar. Bu konuda DJI firmasının adını anmazsak olmaz. Akıllı diye tabir edilebilecek hava araçlarının devrimini DJI firmasının çıkardığı Phantom serisi dronlar yapmıştır. İlk versiyonlarında dahili kameraları yoktu ama GPS bağlantısı, görüntü aktarım imkanı, kamera bağlanabilmesi gibi özellikler ilk defa hayatımıza girdi. Ardından bu serinin devamı olan Phantom 2 de Gopro bağlanabildi, daha sonraki Vision modelinde dahili kamera gelmesi ile de dron pazarının “Tesla”sı oldu. Bu seri çok başarılı olunca DJI dronlarını çeşitlendirdi, çok daha kompakt modeller çıkarmaya başladı ve kamera kaliteleri iyileşirken dronların boyutları da ufalmayı başardı.
Günümüzde 400 dolardan başlayan maliyetlerle kendi koordinatlarını hesaplayan, yüksekliğini bilen, pilinin menzilini hesaplayan, kalktığı noktaya inebilen, önüne çıkan engelleri anlayıp rotasını yeniden hesaplayan, harita üzerinden rota izleyip 3 boyutlu topografi yapan; bütün bunları yaparken de video kaydı yapıp pilotuna izletebilen hava oyuncakları, artık ciddi anlamda profesyonel işlerde de kullanılır oldu.
Bu noktada teorik bilgiye ara verip biraz da günlük hayata geçelim…
Dronlar eğlenceli oyuncaklardır, ve uçurması kolay ve keyiflidir; ancak iç havadan çekim yapma konusuna geldiğinde durum biraz ciddileşiyor… Dron çekimleri çok keyifli ve benzersiz açılardan görüntü yakalamanıza imkan verirken konu video çekimine geldiği zaman işin içine ışık, kadraj, mizansen vb detaylar giriyor. Genelde bu yüzden ham dron çekimleri biraz keyifsiz gelir insanın gözüne. Çünkü çekimlerde kamera açısı değişir, kadraj sallanır, çekim düzensizdir ve daha da önemlisi dron çekimleri sesli çekimler değildir (sesli çekimlerde de sadece arı vızırtısı gibi motor sesi duyulur). Dolayısıyla mutlaka bir post prodüksiyon gerekir.
Genel anlamda ben kaliteli dron çekimleri için 4 temel kıstas belirledim;
- Dron modeli
- Kamera kalitesi
- Pilot
- Editleme
Gelin bu başlıklara hızlıca bakalım;
Dron modeli: Aslında bu aracın kendisi ve üzerindeki kamera beraber satılmakla beraber iki ayrı madde olarak değerlendirmek istedim. Dron modeli fiziksel tasarımı ile rüzgar direnci, yüksek irtifa, stabil uçuş, manevra kabiliyetini etkilerken; elektronik ekipmanları ise GPS bağlantısı, sensör sayısı ve hassasiyeti ile sağa sola çarpıp düşmesini önleyen yani güvenli şekilde ve kırımsız uçuşları sağlayan donanımları barındırır. Bu konuda dürüst olmak gerekirse “para var huzur var” mottosu geçerlidir.
Dronlar için ne kadar büyükse o kadar iyidir demek hata olur, dronlar için marka ve model çok önemlidir. Günümüzdeki üst kalite dronlar bir sırt çantasına sığacak kadar küçülebildiği gibi evin bahçesinden havalanıp sahili turlayıp geri dönecek kadar akıllıdır ☺
Kamera: Kamera konusuna geldiğimizde bir konuya değinmeden geçemem “Gimbal”. Gimbal dediğimiz aletler kameraların sarsıntılı çekim yapmasını engellemek için icad edilmiş ve sinema-film endüstrisinde uzun zamandır kullanılan aletlerdir. Teknoloji sağolsun artık boyutları o kadar küçüldü ki artık dronlarımızın kameralerını bile stabil hale getirdirler. Gimballer dron kameralarının bence en hayati araçlarıdır. Gimballer sayesinde havada sürekli salınım yapan dronlar bu kadar sabit ve keyifli görüntüler verebiliyor. Bu konuya değinmemin sebebi ise en çok aldığım soruya cevap vermek aslında. Neden 500TL lik bir dron işimi görmüyor? Çünkü onun gimbali yok ☺ Ben hep dostlarıma gimbali olan bir dron alın diyorum, bütçeniz yetmiyorsa (benim gibi) gidin ikinci el alın ama mutlaka gimbali olan bir dron olsun… Kamera kalitesinden ayrıca detaylı bahsetmeye sanırım gerek yok ama dron modeline bağlı olarak full hd, 4k ve hatta daha üzerinde çekim yapan kameralar da var. Bu kameraların diyafram aralığı, enstantane hızları görüntü kalitesinde fark yaratabiliyor. Dürüst olmak gerekirse ben hem fotoğraf hem de video çekimlerimde otomatik modu kullanıyorum. Şahsen bir araç uçururken aynı anda diyafram ayarlayacak konsantrasyonu kendimde bulamıyorum…
Pilot: Her konuda olduğu gibi insan faktörü oldukça önemli. Özellikle video çekimlerinde uçuş manevrası, manevra hassasiyeti, uçuş rotası gibi mümkünse önceden planlanan ama genelde de zamanla öğrenilen bir hadise. Dron kullanmaya başladıkça daha güzel açılar ve çekimleri yakalayacaksınız merak etmeyin…
Edit: Evet malzemelerimiz aldık, yemeği hazırladık, sonra da pişirdik, geriye ne kaldı? Güzel bir sofra ve sunum… Editleme yada post prodüksiyon ile yaptığımız çekimleri ufak dokunuşlar ve biraz da sabırla videolarımızı çok daha üst seviyelere çıkartabiliyoruz. Dron videolarının bence olmazsa olmazı güzel bir müziktir. Çekimlerimizi biraz kesip biçer, biraz da müzikle senkronize hale getirirsek tadından yenmez…
Önümüzdeki bölümde biraz dron modellerine, biraz yasal mevzuata ve biraz da dron alırken nelere dikkat etmemiz gerektiğine değineceğim.
Son olarak 3 hususla ilgili dikkatinizi çekmek isterim:
1. si Dronlar her ne kadar hobi-oyuncak sınıfında olsalar da hatırı sayılır irtifalara çıkabilen hava araçlarıdır. Bu nedenle havalimanı, helikopter pisti, yüksek gerilim hattı, radyo kulesi vb. lokasyonlarda uçurulması ciddi şekilde tehlike yaratır. Hem kendiniz hem de başka insanların zarar görmemesi için bu bölgelerde kesinlikle dron uçurmayı düşünmeyin, sizin ve dronunuzun son uçuşu olabilir…
2.si Dronlar üzerlerindeki kameralar sayesinde aslında bir nevi kayıt cihazlarıdır. Özel mülk, site, işyeri, arsa, kamu kurumu vb. lokasyonlarda dron uçurmak için mutlaka mülk sahibi kişi veya kurumlardan izin almanız gerekir. Aksi halde haneye tecavüz suçu işlemiş olursunuz. Bu arada dronunuz da düşürülebilir.
3. sü de dron uçururken her zaman aşağıdaki insan, hayvan veya cisimlere dikkat etmeli ve olası bir aksilik durumunda oluşabilecek tehlikeyi minimuma indirmelisiniz. Bir de son olarak ekleyeyim: Kapalı mekanda dron uçurulmaz!
Kendinize iyi bakın, takipte kalın…
Bu yazı “Ergin Demir” tarafından 66pixel için hazırlanmıştır.